TELEFON KONFOR MU MAHKUMİYET Mİ?

Akıllı telefonlar, günümüzde hayatımızın en önemli cihazları haline geldi. 90’lı yıllara kadar varlığını sadece bir kısmımızın duyduğu ama 2000’lere geldiğimizde hepimizin üzerindeki yeri kalıcı hale gelen cep telefonları, 2010’larla birlikte çok daha farklı işletim sistemleriyle yepyeni kullanım alanlarına kavuştular. Öyle ki bugün hiçbirimiz telefonun yanımızda olmadığı bir ortamı hayal bile edemez hale geldik.

İlk boş kaldığımız anda hemen hepimiz telefona sarılıyoruz. Sosyal medya tutkunluğu akıllı telefonlarla bambaşka bir yöne evrildi. Yalnızca bu da değil elbette. Artık evimizdeki birçok cihazın kontrolünü de yine akıllı telefonlar ile gerçekleştirebiliyoruz. Bankacılık işlemlerinden tutun da çeşitli uygulamalar üzerinden mesajlaşmaya ve hatta bazılarımız için işlerimizin yürütülmesine dek birçok husus bu küçücük cihazlar ile halledilebilir duruma geldi.

Akıllı telefonların hayatımızı kolaylaştırmadığını söylemek, akıl dışı bir yaklaşım olur elbette. Bu cihazlar sayesinde geçmişte saatlerimizi alan pek çok işi birkaç dakika içerisinde hallebiliyoruz artık. Yalnız akıllı telefonların hepimizi esir aldığı da bir gerçek. Az önce de belirtiğim üzere bugün hiçbirimiz onların olmadığı bir hayatı hayal dahi edemiyoruz. Dijital devrimden uzak kalmak mümkün değil doğal olarak. Bunun getirilerinden yararlanmamak da düşünülemez. Ancak kimi zaman kendimizi böylesine kaptırmaktansa biraz da hayatı doğal akışı içerisinde, ekrana bakmadan geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum ister istemez. Hem akıl hem de beden sağlığımız için elimizden bırakmalıyız mecbur olmadığımız anlarda telefonlarımızı. Son yıllarda telefona doğru eğilme kaynaklı boyun ve omurga rahatsızlıklarının arttığına dair ortopedi hekimlerinin açıklamaları çoğumuzun gözüne çarpmıştır. Bunun yanında sanal dünya ile gerçek dünya arasındaki farkı idrak edebilmemiz de yine ancak gözlerimizi ekrandan gerçek dünyaya çevirmemizle mümkün olabilir. Dolayısıyla her alandaki kural, burada da geçerli. İfratla tefrit meselesi; aşırılıklardan uzak durabilmeliyiz. Kimi zaman cep telefonlarımızdan uzak durmayı becerebilmek gibi…