Bilgisayarlardaki yazı programları gelişmeden önce ya kalemle yazardık ya da eğer kurumsal bir metin ise yazacağımız daktilo kullanırdık. Devlet daireleri, daktilo seslerinden geçilmezdi. On parmağını kullanarak yazanlar özellikle aranırdı. Sonra 1990’lı yıllardan itibaren büyük bir hızla daktiloların yerini bilgisayarlar almaya başladı ve kısa süre içerisinde daktilonun ne olduğu unutuldu gitti.
Bugün çocuklara daktiloyu gösterdiğimiz zaman ilk başta anlamlandırmakta bile zorlanıyorlar doğal olarak. Hâlâ daktilo kullanan çok çok az sayıda insana ise dinozor gözüyle bakılıyor. Onların da daktilo kullanmaya devem edebilmesi pek kolay görünmüyor. Zira şerit bulmak veya en küçük bir arızada daktiloyu tamir edecek bir usta bulmak artık pek mümkün değil. Kalem ve defter kullanmayacaksak yazı yazmak için artık bilgisayar kullanmaktan başka bir şansımız yok.
Daktilo, bilgisayara göre elbette çok daha mekanik ve organikti. Çok daha fazla emek istiyordu daktiloyla çalışmak. Bilgisayarın bu alanda çığır açtığını söylemek hiç de abartı olmayacaktır. Dolayısıyla daktiloyu ancak bir nostalji tutkusuyla özleyebiliriz. Yaşanan güne ayak uydurabilmek adına bilgisayardan vazgeçmemiz mümkün değil.
TUNCEL YILMAZ
Yorumlar
Kalan Karakter: