AMBALAJ VE GERİ DÖNÜŞÜM

Günümüzde maziye göre en önemli değişimin yaşandığı alanlardan birisi de ambalaj sektörü hiç şüphesiz. Birkaç on yıl öncesinde eski gazetelerden imal edilen ve pek çok farklı amaç için kullanılan ambalajlardan bugün artık rengârenk poşetlere, hediye paketlerine ya da birçok farklı paketleme ürününe geçmiş durumdayız.

Tüm bunların yanında marketlerden aldığımız gündelik tüketim ürünlerinin her birinin plastik tabanlı ambalajları mevcut. Sektör o kadar büyümüş bir halde ki tüm bunların atıkları da dünyamız için, biyolojik çevre için çok önemli bir tehdit oluşturmaya başladı. Söz konusu tehdit karşısında gelişmiş ülkelerde birçok önlem alınmaya ve de hızla uygulanmaya başlandı. Plastiğin doğada yok olma süresi düşünüldüğünde bu tedbirler için geç kalındığını bile söyleyebiliriz fakat elbette zararın neresinden dönülürse kârdır, diye de düşünmemiz yerinde olacak.

Ülkemizde de market poşetleri başta olmak üzere bu konuda çeşitli tedbirler yaşama geçirilmeye başlandı. Ancak tüm dünyayı düşündüğümüz zaman bu konu, yalnızca gelişmiş ülkelerle veya ülkemizle sınırlı kalmaması gereken bir alan olarak önümüzde duruyor. Dünya nüfusunun çok önemli bir bölümünü oluşturan ülkelerin pek çoğunda hâlâ bu konuda yeterli bir bilinç ya da ekonomik koşulların uygun olmamasından dolayı pek de bir gelişme olmadığı görülüyor. Hal böyle iken de çevresel geleceğin üzerindeki tehdit devam ediyor. Çok genel olarak düşündüğümüzde kapitalist sistemin varlığını sürdürebilmesi için tüm dünyaya dayattığı tüketim çılgınlığın bu konunun kökeninde yattığını söyleyebiliriz rahatlıkla. Ancak geri dönüşüm politikaları konusunda dünya olarak aynı noktada hareket edilemezse geleceğin çok da aydınlık görünmediği acı bir gerçek…