GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE KURTULUŞ ve BAĞBOZUMU ŞENLİKLERİ
Mehmet Gökyayla
Hatırlanacağı üzere Turgutlu, yaklaşık üç buçuk yıl süren düşman işgalinden Gazi Mustafa Kemal Paşa’nın komutasındaki Türk ordusu tarafından 7 Eylül 1922 tarihinde kurtarılmıştır. İşgalden kurtuluşun ilk yıldönümünden itibaren 7 Eylül tarihi, önceleri ‘Kurtuluş İhtifali’ ya da ‘Kurtuluş Bayramı’, daha sonra da ‘Kurtuluş Günü’ adıyla kutlamaların yapıldığı gün olagelmiştir. 1920’li ve 30’lu yıllarda Kurtuluş Bayramlarının nasıl coşkuyla kutlandığı, o günlerden günümüze ulaşan fotoğraflar sayesinde açıkça anlaşılmaktadır. Bağımsızlığın değerini en iyi bilenlerin yani işgali, esareti bizzat yaşamış olan kişilerin anılan dönemde bayramı bizzat kutlayan kişiler olduğu düşünülürse o dönemdeki kutlamalarda var olan coşkunun boyutu, daha iyi anlaşılabilir.
Kurtuluşun altıncı yılına tekabül eden 7 Eylül 1928 tarihli fotoğraflarda görüleceği üzere Turgutlu’da Kurtuluş Bayramı kutlamalarına kaymakam, belediye başkanı, müftü gibi dönemin yöneticilerinin yanında içlerinde esnaf grupları ve sporcuların da bulunduğu halk kitleleri de katılmaktadır. Bayramın kutlandığı alan, diğer ulusal bayramlarda olduğu gibi, yine Koza Pazarı Meydanı’dır. İlerleyen yıllarda yine diğer ulusal bayramlar gibi Kurtuluş Bayramı da günümüzde resmî olarak Atatürk Parkı adını taşıyan o dönemdeki ismiyle Cumhuriyet Parkı’na veya hepimizin bildiği isimle Orta Park ve civarına taşınacaktır.
Kurtuluş Günü’nde yani her yıl 7 Eylül tarihlerinde yapılan bu programlar, o dönemlerde tek güne sığdırılmaktadır. Bu özel günün Cumhuriyet’in ilk yıllarında Turgutlu’da nasıl bir program dâhilinde kutlandığı, programın detayları, şu an için meçhulümüz ancak 1970’lerden itibaren program detaylarına yerel gazeteler sayesinde olabildiğince hâkimiz. Örneğin kurtuluşun 50. yıldönümü olan 7 Eylül 1972’de yapılacak kutlamaların programı şu şekildedir:
Merasim 09:30’da Cumhuriyet Meydanı’nda başlayacak fakat merasim öncesinde 09:00-09:25 arasında belediye reisi makamında tebrikleri kabul edecektir. Önceki gün saat 14:00’ten itibaren kamu kurumları ve özel işyerleri bayraklarla süslenecektir. Belediye tarafından kurumun önüne bir zafer takı kurulacaktır. Düşman işgalinden kurtuluş, bir askerî müfreze tarafından canlandırılacak; bu müfrezede bir manga jandarma piyade, Çiftçi Mallarını Koruma Reisliği’nden 10 bekçi, Avcılar Kulübü’nden 15 süvari avcı, 10 da piyade avcı yer alacaktır. Müfrezenin kullanacağı barut belediye tarafından karşılanacaktır. Müfrezenin teşkil ve idare sorumluluğu, jandarma kumandanı, zabıta amiri ve Halk Eğitim Müdürü’ne aittir.[1]
Programda müfreze kumandanına çok önemli bir de görev verilmiştir: “Müfreze kumandanı bu tarihî günü bütün hususiyetiyle canlandırmak için kurtuluşun canlı şahitleri ile temasa geçerek gerekli bilgiyi toplayacak ve müfrezeyi ona göre hazırlayacaktır.” Dönem itibariyle işgali ve kurtuluşu yaşayan pek çok kişinin hayatta olduğu düşünülürse bu talimat da son derece yerindedir.[2]
Belediye bandosu ile o günlerde Turgutlu’da mevcut olan iki mehter takımının da katılacağı merasim şu şekilde icra edilecektir: “a) Saat 9:30’da havai fişek atılmasını müteakip müfreze toplanma yerinden hareketle önceden tespit edilen yerlerden geçerek merasim yerine gelecek, siyahlara bürünmüş olan esir sembolünü kurtarıp göndererek hükümete, belediyeye şanlı bayrağımızı çektikten sonra krokide gösterilen yeri alacaktır. b) Milis kuvvetleri kumandanı şehir adına belediye reisi tarafından tebrik edilecektir. c) Atatürk anıtına çelenk konulacak, bundan sonra belediye şehir bandosu İstiklal Marşı’nı çalacaktır.”
Aradan on yıl kadar geçtikten sonra da 7 Eylül günü yapılan kutlamalar, öncekinden pek farklı değildir. Yeni Turgutlu gazetesinde ‘İlçemizin Düşman İstilasından Kurtuluşunun 61. Yıldönümünü Törenle Kutladık” başlığıyla yayınlanan haberde şu ifadelere yer verilmiştir:
“Saat 10:00’da Cumhuriyet Alanı’nda siyahlara sarılmış bir kızın milis kuvvetlerince kurtarılmasından sonra İstiklal Marşı eşliğinde göndere bayrak çekildi.
Alana çelenklerin konmasının ardından kaymakam, garnizon komutanı, belediye başkanı halkın bayramını kutladı. Daha sonra Belediye Başkanı Müfit Yıldırım günün mana ve ehemmiyetini belirten konuşma yaptı.
Yüksekokul öğrencilerinin yaptıkları konuşmalardan sonra okulların resmi geçitini caddeleri dolduran halkımız tarafından alkış ve çiçek yağmuruna tuttular.
Halkın yüksek sesle, ‘Şanlı ordumuz çok yaşa’, ‘Allah seni daima muzaffer etsin’ gibi sözler dalga dalga semaya yükseldi.
Gece ilçenin birçok yerinde davul zurna ile çalınan oyun havaları ve Endüstri Meslek Lisesi’nin ışıklı gösterisiyle geç saatlere kadar devam etti.”[3]
1972 ve 1983 yıllarındaki kutlamalar arasında Endüstri Meslek Lisesi’nin düzenlediği fener alayı ile yüksekokul öğrencilerinin yaptıkları konuşmalar haricinde fark olmadığı anlaşılmaktadır.
Kurtuluş kutlamalarının Kurtuluş Haftası, Bağbozumu Şenlikleri ya da Kurtuluş ve Bağbozumu Şenlikleri gibi adlarla yaklaşık birer haftalık süreye yayılmasının ilk örneği ise 1988 yılında yaşanmıştır. Dönemin belediye başkanı olan Mehmet Tüzel Gökyayla, kültür ve tarihe duyduğu ilgiyle de tanınmaktadır. Onun yönetimindeki Turgutlu Belediyesi tarafından 2-7 Eylül 1988 tarihleri arasında ilk defa Kurtuluş Haftası adlı etkinlikler silsilesi gerçekleştirilmiştir.
Bu programlar, dönemin gazetelerine şu şekilde yansımıştır: “Resim, heykel, el sanatları ve hat sanatlarının yanı sıra sempozyum ve halk konserinin de bulunduğu kutlama haftasının bu yıl ilkinin yapıldığını söyleyen Belediye Başkanı Tüzel Gökyayla, ‘İlk defa yaptığımız için bazı aksaklıkların olması tabiidir. Ancak bu yıl edindiğimiz tecrübeler sonunda önümüzdeki yıllarda daha iyi ve muhtevalı kutlamalar yapacağımız inancındayız’ dedi. Turgutlu Belediyesi’nin yaptığı Kurtuluş Haftası programı çerçevesinde önümüzdeki günlerde Ege Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyeleri Prof. Dr. İsmail Aka, Prof. Dr. Tuncer Baykara, Doç. Dr. Necmi Ülker ve Dr. Ömer Turan’ın katılacağı Kurtuluş Savaşı’nda Turgutlu konulu sempozyum da bulunuyor.”[4]
Haberde sempozyum dense de anılan etkinliğin panel olarak adlandırılması daha doğru olacaktır. İlk Kurtuluş Haftası etkinlikleri gerçekten de o güne kadar Turgutlu’da örneğine rastlanmayan çeşitliliktedir. Turgutlu’nun eski fotoğraflarını bir araya getiren bir sergiden köyler ve şehir merkezinden toplanan taşınır kültür varlıklarının derlendiği bir diğer sergiye ve Orta Park’taki Atatürk anıtının çevresinde gerçekleştirilen küçük çaplı da olsa bir kitap fuarına kadar daha önce ilçede yapılmayan birçok faaliyet, bu haftanın içerisine sığdırılmıştır. Kurtuluş Haftası’nın son gecesinde de muhtemelen yine bir ilk yaşanmıştır. Bu ilk, ünlü bir sanatçının belediyenin organizasyonuyla vereceği tüm halka açık olan konserdir ve söz konusu sanatçı ‘İhtilallerin Türkücüsü’ diye anılan Hasan Mutlucan’dır. Onun ihtilallerle özdeşleşmişliği o kadar yüksektir ki Mutlucan, bu organizasyon için kendisiyle görüşmeye giden Turgutlu Belediyesi Zabıta Amiri Yaşar Belçetin’e, “Hayırdır? Turgutlu’da ihtilal mi yapacaksınız?” diye de espri yapmıştır.[5] Sesi ihtilallerle bütünleşen, radyoda duyulduğunda demokrasinin kesintiye uğradığı dönemlerin hatırlandığı Mutlucan’ın halk konseri için tercih edilmesi, belki de bir anlamda 1988 yılında dahi 12 Eylül tedirginliğinin tamamen sona ermediğinin göstergesidir. Sonuçta Kenan Evren, halen cumhurbaşkanıdır o tarihte.
Kurtuluş Günü’nün haftaya yayılan etkinliklerle, özellikle binlerce Turgutlulunun ilgiyle takip ettiği popüler sanatçıların konserleriyle desteklenmesinin ilk örneği ise hemen bir sonraki yıl, 1989’da gerçekleşecektir. 1989 yılının mart ayındaki yerel seçimlerde SHP’li İsmail Kırdar belediye başkanı seçilmiştir. Onun dönemi, bir önceki yıl Kurtuluş Haftası diye adlandırılan ancak 1989’daki ilk festivalden itibaren Bağbozumu Şenlikleri’ne dönüştürülen etkinliklerin, hem ünlü sanatçıların boy göstermesiyle popüler hem de davet edilen yazar ve şairlerin katılımlarıyla kültürel anlamda Turgutlu için önemli bir aşama olmuştur. Hemen Türkiye’nin her yerinde bu tür etkinlik ve festivallerin büyük halk konserleriyle gerçekleştirilir olması da aynı yıllarda yaygın bir hale gelmiştir.
O günlerde Turgutlu Belediyesi’nin yayın organı olan Çağdaş Turgutlu adlı dergide yayınlanan bir değerlendirme yazısındaki şu ifadeler, yönetimin şenliklere bakışını göstermesi bakımından çok önemlidir:
“Birinci Bağbozumu Şenlikleri hepimizin izlediği gibi eğlence ve kültürel etkinlikler olarak iki noktada ağırlıktaydı. Eğlence olarak hedeflenen düşünce, insanlarımızın bir arada, dostça müzik etkinlikleri ve halk oyunları toplulukları vasıtası ile eğlenmelerini sağlamaktı. Kadın, kız, erkek bir arada bulunmanın, eğlenmenin, dostluğun hazzını tattırmaktı, gerçekleşti.
Kültürel etkinlik olarak hedeflenen düşünce de Turgutlu’muzda giderek düşen okuma oranının, sosyal ve kültürel olaylara uzak olan ve takip etme alışkanlığı olmayan insanlarımızın kültürel ve sosyal etkinliklere olan yabancılığının kalkması, ilgisi olanların da sıcak bir yakınlaşma içinde bulunmasını sağlamaktı, bu da gerçekleşti”[6]
2. Bağbozumu Şenliği ise 4-9 Eylül 1990 tarihleri arasında gerçekleşir. Şenliklerde tiyatro oyunları, resim-heykel sergisi, panel ve imza günlerini de içeren kitap sergilerinin yanında uluslararası halk oyunları gösterileri de kendilerine yer bulur. Geniş katılımlı halk konserlerinin de düzenlendiği bu şenlikte ilk defa bir de ticaret ve sanayi sergisi açılarak etkinliklere yeni bir boyut daha kazandırılır.[7] Yine aynı yıllarda bu hafta kapsamında birçok önemli edebiyatçı da imza günleri ve söyleşiler düzenlenerek ilçede misafir edilir. Aziz Nesin’den Rıfat Ilgaz’a, Füruzan’a ve Asım Bezirci’ye varana dek Türk edebiyatının kendi alanlarında sembolü olan bu gibi isimler bu vesileyle Turgutlu’ya gelirler.
Şenliklerin yürütülmesine dair bir diğer somut örneğimiz, 1996 yılına ait olacak. Yasin Hoşbilgin’in belediye başkanlığı dönemi içerisinde yer alan bu yıl Kurtuluş Şenlikleri adını taşıyan program 1-7 Eylül tarihleri arasında gerçekleşmiştir. 1 Eylül günü saat 19:30’daki kortej yürüyüşüyle başlayan şenliği ilk etkinliği aynı gün düzenlenen toplu sünnet törenidir. 2 Eylül günü yurtdışından misafir olarak şenliklere katılan Sancak Müslümanları Halk Oyunları Gurubu ve Makedonya Türk Halk Oyunları Gurubu, Turgutlu Belediyesi’nin halk oyunları topluluğuyla birlikte ilçenin çeşitli meydanlarında oyunlarını sergilemişler; aynı gün saat 21:00’de ise Turgutlu Belediyesi Türk Halk Müziği Korosu konser vermiştir. 3 Eylül’de Grup Turkuaz ve Grup X, 5 Eylül’de ise TRT İzmir Televizyonu sanatçılarının konserleri gerçekleşmiştir. 6 Eylül akşamı gerçekleşen konsere ise Demet Sağıroğlu, Harun Kolçak, Deniz Arcak, Kerim Tekin, Bora Gencer, Zeynep ve Seçil katılmıştır. Programın finali diyebileceğimiz son konserin sanatçısı ise 7 Eylül akşamı Müşerref Akay olmuştur. Ayrıca 4 Eylül günü Prof. Dr. Ömer Aksu, Prof. Dr. Eniz Öksüz, Prof. Dr. Mustafa E. Erkal ve Prof. Dr. A. Haluk Çay’ın konuşmacı olarak katıldığı, ‘Türkiye’nin Genel Meseleleri’ başlıklı bir de panel düzenlenmiştir. Konserlerin ve panelin haricinde hafta boyunca resim sergileri, sanayi fuarı ve kitap sergileri de düzenlenmiştir.[8]
Halk oyunu gösterilerine ayrı bir parantez açmak, sanıyorum ki yerinde olacaktır. Turgutlu tarihinde ilk defa yurtdışından misafir olarak halk oyunları ekipleri İsmail Kırdar’ın belediye başkanı olduğu yıllarda davet edilmeye ve ağırlanmaya başlamıştır. Ayrıca Turgutlu Belediyesi bünyesinde de halk oyunları kursları açılmış ve bu kurslar sayesinde oluşan ekip de yurtdışındaki festivallerde boy gösterir hale gelmiştir. Söz konusu oluşum, sonraki yıllarda, İsmail Kırdar’ın ardılı olan belediye başkanlarının dönemlerinde de devam ettirilmiştir ve Turgutlu Belediyesi Halk Oyunları Ekibi, İtalya’dan Macaristan’a Avrupa’nın farklı yerlerindeki çok sayıdaki festivale katılmıştır.
Dikkat edilirse adı ister Kurtuluş Haftası isterse Bağbozumu Şenliği olsun, yapılan etkinlikler iki boyutuyla öne çıkmaktadır. Bir yandan popüler denebilecek daha geniş halk kitlelerine hitap edecek halk konserleri, diğer yandan da gerçek anlamda kültürü önceleyen panel, söyleşi ve kitap fuarı gibi etkinlikler birlikte düzenlenmektedir. Yasin Hoşbilgin, Yunus Erkan ve Serhat Orhan’ın belediye başkanlığı dönemlerinde de isim zaman zaman değişse bile genel olarak 30 Ağustos-7 Eylül tarihleri arasında şenliklerin organize edilmesine devam edilmiştir. Ancak ulusal afet, terör saldırıları gibi olağanüstü nedenler ve yas gibi gerekçelerle bazı yıllarda şenliklerin iptali de söz konusu olmuştur. Keza günümüze ulaşana dek Turgutlu’nun son iki belediye başkanı olan Turgay Şirin ve Çetin Akın dönemleri için de benzer durumlar yaşanmıştır. Örneğin Covid 19 pandemisi, şenliklerin yapılamamasına neden olmuştur doğal olarak.
Kimler konser vermemiştir ki bu şenlikler kapsamında Turgutlu’da Hasan Mutlucan’la başlayan zincir, Nilüfer’den Suavi’ye, Rafet el Roman’dan Emre Altuğ’a, Kerim Tekin’den Kibariye’ye onlarca ünlü ismi bünyesinde barındırmaktadır. Bu isimler arasında saman alevi gibi birden parlayıp sönen, günümüzde ismi hatırlanmayanlar da az değildir; Timur Selçuk gibi kendi alanında bir dev olup Turgutlu’da doğru düzgün izleyici bulamayanlar da… Bir taraftan da halk konserlerinin başladığı günlerden itibaren sanatçılara verilen bu paraların, belediye bütçesinden bu harcamaların yapılmasının doğru olup olmadığı tartışılagelmiştir. Bu konu muhtemelen bugünden sonra da tartışılmaya devam edecektir. Ancak öyle ya da böyle söz konusu harcamanın, Turgutlu tarihinin belki de en önemli tarihi olan günün yıldönümünde, bu yıldönümünü kutlamak için yapıldığı da dikkate alınmalıdır.
1988’den günümüze şenliklerin yapıldığı yerler de zaman zaman değişmiştir. Konserler ilk yıllardan itibaren 50. Yıl Alanı’nda ya da bugünkü resmî adıyla 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Alanı’nda yapılagelmiştir. Serhat Orhan’ın belediye başkanlığı döneminde Irlamaz Rekreasyon Alanı içerisinde bir de anfi tiyatro inşa edilince geçici bir süreliğine konserler bu alana taşınmıştır. Geçici bir süre dememizin nedeni, hatırlanacağı gibi, Turgay Şirin’in belediye başkanı seçilmesiyle beraber konserlerin yeniden eski yerine dönmesidir.
Kitap sergisiyle başlanıp ticaret ve sanayi sergisiyle zenginleşen Orta Park’taki etkinlikler ise bazı yıllarda maalesef Turgutlulu esnafları da rahatsız edecek seviyede çoraptan çantaya, yiyecek maddelerine dek pek çok ürünün satıldığı bir panayıra, pazar yerine dönüşmüştür.
Orta Park’ta bunların dışında bir de İsmail Kırdar’ın belediye başkanlığı döneminde yapılarak kullanılan küçük bir tiyatro alanı vardır. Parkın güneydoğu köşesinde, Halk Eğitim Merkezi’nin hemen yanındaki bu mini tiyatroda anılan dönem içerisinde çok sayıda tiyatro topluluğu, Bağbozumu Şenlikleri kapsamında oyunlarını sahnelemişlerdir.
Özellikle tiyatro oyunları ile bazı konferans ve panellerin düzenlendiği bir diğer alan da fidanlık olmuştur. Yaşı yetenlerin hatırlayacağı gibi, bahsettiğimiz dönemde fidanlık, yapılan düzenlemelerle birlikte şehir içerisinde önemli ve popüler bir mesire yeri haline getirilmiştir. Şenlikler kapsamında düzenlenen bazı etkinlikler de bu alana taşınmıştır. İlerleyen dönemlerde ise fidanlık sportif faaliyetlere ev sahipliği yapmasıyla ön plana çıkmış; önceki niteliklerini ve popülerliğini ise yıllar içerisinde yitirmiştir. Belki de bu tür etkinliklerin artık düzenlenmiyor oluşu, fidanlığın cazibesini, popülerliğini kaybetme gerekçeleri arasında sayılmalıdır.
Son olarak 1923’ten, yani işgalden kurtuluşun ilk yılından günümüze geçen yaklaşık yüz yıllık süreçte Kurtuluş Bayramı veya Kurtuluş Günü’nde gerçekleştirilen resmî törendeki değişikliklerden bahsetmemiz gerekmektedir. Yazının başlangıcında kurtuluştan sonraki ilk yıllarda bu törenlerin Turgutlu’da nasıl gerçekleştiğine dair elimizde bize yön gösteren sadece birkaç fotoğraf olduğunu ifade etmiştim. Ancak Turgutlu’ya dair olmasa da İzmir’in kurtuluşunun birinci yıldönümünde gerçekleşen merasimin resmî programı elimizde bulunuyor. İzmir’deki kutlama merasiminde yapılanların en azından bazılarının Turgutlu’da da yapılıyor olduğunu düşünebiliriz. Bahsettiğimiz resmî programa göre İzmir’de 9 Eylül 1923 tarihinde gerçekleştirilen merasimler, özet olarak şöyle gerçekleşmiştir:
9 Eylül 1923 sabahı saat 07:30’da şehitlerin mezarları başında hafızlar tarafından hatm-i şerif tilavetiyle merasim başlayacaktır ve Kur’an tilavet edilirken Türk ordusunun İzmir’e girişini temsilen hazır bulunan süvari kolordusunun neredeyse tüm subayları şehit mezarlarının başında hazır bulunacaklardır. Süvari kolordusu saat 10:00’da şehre girecek ve Kadifekale’den atılacak ilk topla beraber belirlenecek yere Türk bayrağı çekilecektir. Pek çok camide Mevlid-i Şerif okunacaktır. İlk topun duyulmasıyla birlikte tüm İzmir halkı, oldukları yerde iki dakika saygı duruşunda bulunacaklardır. Saat 10:00’dan itibaren İzmir’in bütün camilerinden yarım saat boyunca salat ve selalar okunacaktır. Süvariler geçerken belirlenen yerlerde kurbanlar kesilecek; dualar edilecektir. Tören gününden önce evler, dükkânlar, tüm müesseseler bayraklarla donatılacaktır. Süvarilerin gelişine dek bütün dükkân ve mağazalar kapalı bulunacaktır. Öğleden sonra zafer alayı yapılacaktır. Himaye-i Etfal tarafından iaşe ve ibateleri sağlanan şehitlerin yetim ve öksüz çocuklarına beşer kuruşluk hediye çekleri verilecektir. Kutlamalar, gece boyunca kışla içerisindeki meydanda devam edecektir.[9]
Cumhuriyet’in ilk yıllarından günümüze dek geçen süreçte mahallî kurtuluş günlerinin nasıl kutlanacağı çeşitli yönetmeliklerle kurallara bağlanmıştır. Kutlamalardaki değişim de doğrudan bu yönetmeliklerde tarif edilen uygulamalardaki farklılıklara bağlıdır. Örneğin 3 Mart 1982 tarih ve 8/4400 numaralı bakanlar kurulu kararı ile yürürlüğe giren ‘Mahallî Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihî Günlerde Yapılacak Törenler Yönetmeliği’nde kurtuluş günü törenlerinde gerçekleşecek programın ana hatları detaylı şekilde açıklanmıştır. Buna göre mülkî idare amiri, garnizon komutanı ve belediye başkanıyla birlikte tebrikleri kabul edecek ve sonrasında belediye başkanı mahallin il genel meclisi üyeleri ve encümen üyeleri ile beraber garnizon komutanlığını ziyaret ederek şehir halkı adına Türk Silahlı Kuvvetlerine şükranlarını sunacaktır. Törende kutlama komitesinin belirleyeceği kişi tarafından günün anlam ve önemini belirten bir konuşma yapılacak ve program tören geçişi ile sona erecektir.[10]
Bu yönetmelik, 2012 yılında yayınlanan ‘Ulusal ve Resmî Bayramlar ile Mahallî Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihî Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği ile yürürlükten kaldırılmıştır.[11] Halen yürürlükte olan bu yönetmelik, bu tür kutlama programlarını çok büyük ölçüde sadeleştirmiş ve kısaltmıştır. Mahallî kurtuluş günlerinin nasıl kutlanacağı yönetmeliğin 8. maddesinde açıklanmaktadır: “Mahallî kurtuluş günleri, Atatürk günleri ve diğer tarihî günlerin kutlama faaliyetleri; Başkentte Ankara Valiliği, Başkent dışında valilikler ve kaymakamlıklarca oluşturulacak kutlama komiteleri tarafından belirlenir. Programda, günün anlam ve önemine uygun olarak yapılacak bilimsel toplantı, konferans, sergi, yarışma, tiyatro, halk oyunları, gösteriler ve konser gibi faaliyetler yer alır. Programda tören geçişi ve tebrigata yer verilmez.”
Kurtuluş İhtifali, Kurtuluş Bayramı ya da Kurtuluş Günü… 1923’ten günümüze gelinene dek bu önemli tarihin yalnızca ismi değildir değişen. Bu özel gün ve bu günün içinde yer aldığı hafta içerisinde yapılan kutlamalar, şenlikler yüzyıllık süreçte önemli değişiklikler geçirmiştir. Örneğin 1970’li yıllardaki programlarda yerel yöneticilerin garnizonu ziyareti ve halkın şükran duygularını Türk Silahlı Kuvvetleri’ne iletmeleri söz konusu değildir. Belediye başkanı, temsili olarak ilçeyi düşman işgalinden kurtaran milis kuvvetlerinin komutanını sembolik olarak tebrik etmektedir. Fakat 1982 yılında yani askerî idarenin tüm hızıyla devam ettiği bir dönemde yürürlüğe giren yönetmelik, yerel yöneticileri önceki cümlede belirttiğimiz üzere askere teşekkür etmeye yönlendirmektedir. Belki de bu gibi uygulamalara tepki olarak değerlendirilebilecek olan 2012 yılında yürürlük kazanan son yönetmelik ise tüm bunları ortadan kaldırmıştır. Mevcut iktidar partisinin, yönetimin sivilleşmesiyle ilgili söylemleri göz önünde bulundurulursa halen yürürlükte olan yönetmeliğin, söz konusu yönetmelik özelinde, söylemle eylemin uyuşmasına örnek olduğu ancak bu kadar sadeleşmenin de gerekli olup olmadığı sorgulanabilir rahatlıkla. Tüm bunlardan hareketle mahallî kurtuluş günlerinin kutlanmasına dair uygulamaların zamanla ve iktidardaki gücün ideolojisiyle ilintili olarak değiştirildiği açıkça görülmektedir. Değişmeyen, Türk tarihi ve ulusal kimlik hususlarında belirli bir hassasiyete sahip bireylerin yazımıza konu olan özel günlere yaklaşımıdır.
[1] Kutlama programı, Yeni Turgutlu gazetesinin 5 Eylül 1972 tarihli nüshasında yayınlanmıştır ve programla ilgili tüm alıntılar, buradan yapılacak olup her birinde ayrıca kaynak belirtilmeyecektir.
[2] O günlerde burada bahsedildiği şekilde toplanan bilgiler keşke kaydedilmiş olsaydı, demekten alamıyoruz kendimizi…
[3] “İlçemizin Düşman İstilasından Kurtuluşunun 61. Yıldönümünü Törenle Kutladık”, Yeni Turgutlu gazetesi, 9 Eylül 1981, s. 1. (İmla ve anlatıma müdahale edilmemiştir.)
[4] Serdar Öztürk, “Turgutlu’nun Kurtuluş Haftası Başladı”. Babam Mehmet Tüzel Gökyayla’nın kişisel arşivinde bulduğum bu gazete küpüründe maalesef herhangi bir künye bilgisi mevcut değildir.
[5] Bu diyaloğu hem Yaşar Belçetin’den hem de babam rahmetli Mehmet Tüzel Gökyayla’dan çok kez duydum.
[6] Mehmet Zorlubaş, “Bağbozumu Şenlikleri”, Çağdaş Turgutlu, Sayı: 1, Eylül 1990, s. 14.
[7] M. Zorlubaş, “Bir Festivalin Ardından”, Çağdaş Turgutlu, Sayı: 2, Ocak 1991, s. 4-5.
[8] Turgutlu Belediyesi tarafından 1-7 Eylül 1996 tarihleri arasında düzenlenecek Kurtuluş Şenlikleri’nin ilanı, Yankı gazetesinin 23 Ağustos 1996 tarihli nüshasının 2 ve 4. sayfalarında yayınlanmıştır.
[9] İzmir İhtifal Heyeti, İzmir’in Kurtuluş Bayramı Olan 9 Eylül 339 Zaferinin İhtifaline Mahsus Programdır, 9 Eylül 339, İnkılâb Matbaası.
[10] Mahallî Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihî Günlerde Yapılacak Törenler Yönetmeliği, https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/3.5.84400.pdf , Erişim: 24.06.2022.
[11] Ulusal ve Resmî Bayramlar ile Mahallî Kurtuluş Günleri, Atatürk Günleri ve Tarihî Günlerde Yapılacak Tören ve Kutlamalar Yönetmeliği, https://www.mevzuat.gov.tr/MevzuatMetin/3.5.20123073.pdf , Erişim: 25.06.2022.