Verilen karar yanlış ve özürlüdür
TURGUTLU ilçesi Çıkrıkçı mahallesi civarında açılıp işletilmesi planlanan taşocağı ile ilgili bakanlık tarafından verilen “ÇED raporu gerekli değildir” şeklindeki kararı turçep şaşkınlıkla karşıladı.
TURÇEP yayınladığı basın bülteninde " Çünkü böyle bir yerde kurulacak bu tür bir işletme için böyle bir karar verilmesini akıl ve mantıkla açıklamak biraz zor olacak. Kurulacak olan işletme hem Türkiye’nin en işlek karayolu olan, Türkiye’nin kalbi Ankara’ya giden karayoluna çok yakın hem de yerleşim yerlerine çok yakınken böyle bir karar nasıl verilebiliyor? Üstelik çok geniş alana yayılacak bir işletme söz konusu. Burada tonlarca dinamit kullanıp patlatılarak kayalar parçalanacak. Bütün bu süreç içinde de binlerce ağaç kesilecek. Bu tip bir işletme ve yapılacak şeyler için böyle bir karar nasıl verilebiliyor anlamak mümkün değil. Dolayısıyla biz TURÇEP (Turgutlu Çevre Platformu) olarak bu konudaki tavrımızı ve kararımızı kamuoyu ve halkımızla paylaşmak düşüncesindeyiz. Bunun için de en kısa zaman içinde toplanarak durumu her yönüyle görüşeceğiz. Konuyla ilgili kararımızı ve tavrınızı da mutlaka basın ve kamuoyu ile paylaşacağız. Çünkü böyle çere ve halk sağlığını tehdit edebilecek bir işletme için “ÇED gerekli değildir” kararını kabul edebilmek mümkün değil.
ÇED raporu almak çok kolay hale gelmişken, ÇED’e gerek yok da ne demek?
Galiba önümüzdeki seçim sürecine yönelik şu anki kargaşa ve telaşlı tempodan yararlanıp konu biraz da bu sürecin karmaşası içinde kotarılmak isteniyor. Bu ayrıntıyı da ayrıca göz önünde bulundurarak konuyu değerlendireceğiz. ÇED raporu’nun mutlaka gerekli olduğuna inanıyoruz. Yani günümüzde ÇED raporları zaten amacından saptırılıp, bakkaldan 2 kilo şeker almak kadar kolay hale getirilmişken ve de işletmelerin projeleri için aldıkları bir vize haline dönüştürülmüşken, şimdi bir de “ÇED’e gerek yok” demenin akıl ve mantıkla ilgisi olamaz. Bu nedenle böyle bir kararın nasıl verilebildiğine bizler şaşkınlıkla karşılıyoruz. Bir berber dükkanı veya kahvehane işletmek için ruhsat ve izin almaya kalsanız, neredeyse ananızın nikahını bile soracak kadar, burnunuzdan getirecek kadar bir sürü bürokratik işlemle uğraşmak zorunda kalıyorsunuz. Ama çevre ve halk sağlığı için bu kadar tehdit edici işletmeler böyle izin ve ruhsatları nasıl alabiliyor, nasıl bunlar için “ÇED’e filan hiç gerek yok” denilebiliyor? Bu durumu kamuoyuyla elbette paylaşarak , dikkatlerini uyandırmaya çalışacağız. Bizi oluşturan bileşenlerimiz olan sivil toplum kuruluşları ve siyasi partiler bize aynı zamanda böyle bir görev de yüklemiş durumda. Grevimizi elbette yapacağız. Ayrıca Çıkrıkçı köyüne de giderek halkı konuyla ilgili bilgilendirip aydınlatmayı düşünüyoruz."ifadelerine yer verdi.METİN SERT
Yorumlar
Kalan Karakter: