Törenden sonra sorunlarını dile getirmek için Sağlık İl Müdürlüğü önünde toplanan hekimler adına açıklamayı yaptılar. Açıklamaya Tabip Odası Başkanı Hasan Semih Bilgin başta olmak üzere Hekim Sendikaları temsilcileri katıldı.
70 Yaşındaki emekli Postacı Haydar Curacı, kendi elleriyle yazdığı “Hayat sigortamız olan doktoruma, sağlıkçıma dokunma” dövizi ile doktorlara destek verdi. Emekli Curacı, “Aslında bugün doktorlarımız izinli olup günlerini aileleri ve sevdikleriyle geçirmesi gerekirdi. Doktorlarımızın kendi günlerinden izinli sayılmaları için Cumhurbaşkanımıza mektup yazmıştım.” dedi.
Basın açıklamasını Tabipler Odası Genel Sekreteri İsmail Eken okuyarak; “Desteklerini esirgemeyen STK ve siyasi parti temsilcileri, değerli hekimler, sağlık emekçisi yol arkadaşlarımız, sevgili dostlarımız… Nice bayramlar yaşadık, maalesef ki çoğu da şiddetin, acının, yok sayılmanın ortasında bayram tadı alamadan geçti. 1919’da Birinci Dünya savaşı sonunda İstanbul’un işgaline karşı gelen Tıbbiyelilerin inancı ve iyileştirme umuduyla büyüyen, bu uğurda yola çıkan sağlık emekçilerini görmeyen, saygı duyulmayan günlerden geçiyoruz. Bugün Tıp Bayramının 106. Yıldönümünde de 14 Mart Haftasında yine mücadeleyle güne başlıyoruz. Bizde bu sebeple; 14 Mart’lar Bayrama dönüşsün diye Sağlık Mücadele Haftası diyoruz bu günlere. Bizler de bugün coşkulu kutlamalar yapmak isterdik. Bu özel günü eylemler ile karşılamak değil, tıp etiği ve deontolojisi içerisinde tüm meslektaşlarımız ve sağlık ekip arkadaşlarımızla, hem eğlenip hem de bilimsel faaliyetler yapmak isterdik. Fakat sorunlarımız gün geçtikçe katmerleşiyor. Bu sistemde biz sağlık hizmeti verenlerin ve hizmeti alan halkın yararına ilerlemiyor. Bu nedenle; 14 Mart’ta hizmet üretmeyerek bir kez daha iş yerleri önlerinden, alanlardan, meydanlardan sesleneceğiz. Sorunlarımızı ve acil taleplerimizi dile getireceğiz. Başka bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu haykıracağız. Bugünü bayram olarak kutlayabilmemiz için çok sayıda sorunumuz içinden aşağıda belirttiğimiz acil taleplerimizin karşılanmasını bekliyoruz.
1-Sağlık emekçilerine ek ödeme, teşvik vb. adlarla yapılan, ekip anlayışını bozan, rekabet oluşturan ve çalışma barışını ortadan kaldıran ödeme yöntemi yerine yoksulluk sınırının üzerinde, tek kalemde, tamamı emekliliğe yansıyacak şekilde temel ücret ödenmesine başlanmalıdır.
2- Döner sermaye, teşvik vb. isimler adı altında ödenen tüm ücretler vergi dilimi dışında bırakılmalıdır. Vergi dilimleri yüzde 10’da sabitlenmelidir.
3- ASM’lerde uygulanan eziyet yönetmeliği geri çekilmeli, alanda örgütlü emek ve meslek örgütleri ile halk ve emekçiler yararına olacak yasal düzenleme yapılmalı
4-İş kolunda çalışan emekçilerin mesleklerine yönelik tanımlar net olarak yapılmalı, angarya çalıştırma yasaklanmalı, üniversite hastaneleri başta olmak üzere çalışanların tayin hakları, özlük ve sosyal hakları garanti altına alınmalıdır.
5- fiili hizmet süresi zammı yükseltilmeli, emeklilikte de 8 yıl olacak şekilde düzenleme sağlanmalıdır.
6-Yapılan ek gösterge düzenlenmesi yetersiz kalmıştır. Talebimiz olan 3600’den 7200 kadar kademeli ek gösterge uygulansın.
7-OECD ortalamasında kadrolu güvenceli personel istihdamı yapılmalı,
8-Angarya çalışmanın biçimleri olan esnek çalışma, mesai dışı çalışma, fazla çalışma kaldırılmalı, angarya çalıştırmanın her türü yasaklanmalıdır..
9-Çalıştırma zorunluluğu doğduğunda nöbet ücretleri saat ücretinin en az iki katı olmalı. Gece vardiyasında çalıştırılanların ücretleri %100 arttırılarak ödenmelidir.
10-Liyakatsiz atamalara, tip sözleşme dayatmalarına, tıp ve sağlık bilimleri eğitimlerini niteliksizleştiren, altyapısı uygun olmayan sağlık meslek eğitimine son verilmeli
11-Şiddetsiz ve güvenli bir çalışma ortamı için yeni ve etkili “Sağlıkta Şiddet Yasası” çıkarılmalı, mobbing ve baskıların son bulması sağlanmalıdır.
12-Sağlık ve sosyal hizmetlerin planlanmasından sunulmasına kadar emekçiler, ait oldukları sendika ve sağlık örgütleri aracılığıyla sürece ortak edilmeli.
13-Özel hastanelere verilen her türlü teşvik kaldırılmalı, Özel hastanelere aktarılan teşvik ve bütçe kamu sağlık kurumlarına aktarılmalıdır.
14-Her iş yerine kreş açılmalı, gece vardiyalarına personele servis çıkarılmalıdır.
Daha pek çok sorun var çözüm bekleyen. Bu talepler sağlık emekçileri kadar halkın sağlık hakkına yönelikte taleplerdir. Sağlık hakkımız için mücadeleyi, sağlık emekçilerinin ekonomik, özlük ve demokratik hakları için mücadeleyi yükseltmeye devam edeceğiz. Çünkü biz biliyoruz ki başka bir sağlık sistemi mümkün. Bu nedenle sürekli dillendirdiğimiz gibi; Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz….” sözleri ile tamamladı.
AHMET ÜNSAL/MANİSA
Yorumlar
Kalan Karakter: